logo
 


 
Gençlerin teknolojik ürün kullanmaları doğru mudur?

Gençlerin teknolojik ürün kullanmaları doğru mudur?

GENÇLERİN TEKNOLOJİK ÜRÜN KULLANMALARI DOĞRU MUDUR?
Yusuf Reşit Beyazal No:4 8 Aralık 2022 Perşembe Rize 2022 © 


Gençlerin teknolojik ürün kullanmaları doğru mudur? Geçenlerde internette meşhur bir video izliyorum. Sakallı bir amca sokak röportajlarında gencin biriyle tartışıyor. Sakallı amcanın konuşmalarına bakılırsa bir görüşün, bir fikrin temsilcisi gibi duruyor. Neyse, gençlerle tartışırken sakallı amca genci fikir olarak yenemiyor. Ardından ilginç Bir şey yapıyor. Çıkar telefonunu göster bakayım diyor. Genç cebinden cep telefonunu çıkartıyor, şunun gibi teknolojik akıllı bir telefon. Tam o sırada sakallı amca kendisi de cebinden şunun gibi klasik bir telefon çıkartıyor. Sakallı yaşlı amca vay neymiş sen müsrif [1] bir gençsin, nasıl olur da o kadar pahalı akıllı bir telefona para verirsin diye genci eleştirmeye başlıyor. Peki gençlerin teknolojik bir cihaz kullanmaları doğru mudur yanlış mıdır? Gelin bunu tarihi bir olayla masaya yatıralım. Kaynağımız Mustedreku'l Vesail.
 
Hz. Ali (as)'nin halifelik döneminde yaşanan olay şu şekilde. İmam Ali (as)'nin Kanber [2] isimli genç bir yardımcısı var. Hz. Ali (as) bu genç yardımcısıyla birlikte pazarda alış veriş yapmaya gidiyorlar.  Hz Ali (as) üç dirhem değerindeki kıyafeti Kanber’e ve iki dirhem değerindeki kıyafeti ise kendisine alır. Pahalı elbisenin kendisine alındığını gören genç Kanber şöyle der.
 
Kanber: “Ya Emirü'l Mü'minin, siz minbere çıkıyorsunuz, halka hitap ediyorsunuz üç dirhemlik kıyafet size daha çok yakışır” der. Bunun üzerine
 
Hz. Ali (as): “Sen gençsin ve senin gençlik ihtiyaçların var. Kendimi senden üstün tuttuğum takdirde ben Allah (cc)’tan utanırım” der. [3] 
 
Olayın Arapçası:
 
عنه فوقف على غلام فأخذ ثوبين، أحدهما بثلاثة دراهم، والآخر
بدرهمين، فقال: " يا قنبر خذ الذي بثلاثة " فقال: أنت أولى به،
تصعد المنبر وتخطب الناس، فقال: " وأنت شاب ولك شره الشباب،
وانا استحي من ربي ان أتفضل عليك،  
 
Bakın Hazreti Ali (as) halife, Hz. Ali (as) devlet başkanı. Hz. Ali (as) kendisine iki dirhemlik elbise alıyor, yardımcısına yanındaki gence üç dirhemlik elbise alıyor. 
 
Gençlerimiz her şeyin en iyisine layıktır. Aman efendim gençler teknolojik telefon kullanırlarsa kötü işler yaparlar. Bakın bu elimde tuttuğum bir kalem. Bu kalemle iyi şeyler de yazılabileceği gibi kötü şeyler de yazılabilir. Burada kalemin bir suçu yoktur. Suç varsa kalemi kullanan kişidedir, veya kalemi kullanan kişiyi iyi şekilde yetiştirmeyen kişilerdedir.  
Şu bir makas, bununla kağıt kesebiliriz, ama kötü insanlara bu makası verirsek insan da yaralayabilir. Burada makasın hiçbir suçu yoktur. Makas bir maddedir, asıl olan bu makası kullanan kişidir. Şu elimde tuttuğum iki telefon, akıllı telefonun bir suçu yok. Klasik telefonun da bir suçu yok. Asıl olan klasik veya akıllı telefonu hayırlı iyi işlerde kullanabilmektir. 
 
Her araştırmamızda olduğu gibi bu toprakların Hak (cc) dostlarından beyitlerle tamamlayacağız. Bu haftaki beyitlerimiz Yunus Emre Hazretlerinden, gençlikle ilgili, ölümle ilgili, hayatla ilgili ve ihtiyaç sahibi olan kişiye yardım etmekle ilgili. 
 
Yunus Emre Hazretleri der ki:
 
Geldi geçti ömrüm benim şol [4] yel esip geçmiş gibi
Hele bana şöyle gele şol göz açıp yummuş gibi
 
İşbu söze Hak tanıktır bu can gövdeye konukdur
Bir gün ola çıka gider kafesten kuş uçmuş gibi
 
Miskin [5] Adem oğlanını benzetmişler ekinciğe [6]
Kimi biter kimi yiter yere tohum saçmış gibi
 
Bu dünyada bir nesneye yanar içim göyner [7] özüm
Yiğit iken ölenlere gök ekini biçmiş gibi
 
Bir hastaya vardın ise bir içim su verdin ise
Yarın onda karşı gele Hak şarabın [8] içmiş gibi
 
Bir miskini gördün ise bir eskice [9] verdin ise
Yarın onda sana gele Hak şarabın içmiş gibi
 
Yunus Emre bu dünyada iki kişi kalır derler
Meğer Hızır İlyas ola Ab-ı Hayat [10] içmiş gibi
 
Bir sonraki araştırmada buluşmak dileğiyle hepinizi Yüce Mevla (cc)'ya emanet ediyorum.
 
[1] Müsrif / مسرف : İsraf eden, tutumsuz
[2] Kanber / قنبر : Kanber Hz. Ali (as)'nin genç yardımcısı ve kölesidir. Bazı Türkçe kaynaklarda Kamber diye
geçmektedir.
[3] Mustedreku'l Vesail ve Mustenbitu'l Mesail, Hüseyin El Nuri Ali'l-Beyt li-İhyau Turas, H. 1409 Beyrut. c. 3, s. 256
[4] Şol : O, bu, o zaman
[5] Miskin : Yoksul, halsiz, hareketsiz, benliği terk eden
[6] Ekincik : Olgunlaşmamış
[7] Göyner : Yanmak
[8] Şarab : İçki, İrfani bilgi
[9] Eskice : Eski elbise, yıpranmış kıyafet
[10] Ab-ı Hayat : Hayat suyu, tasavvufta hakiki aşk

İçerik etiketleri

Gençlerin teknolojik ürün kullanmaları doğru mudur Çıkar telefonunu göster bakayım hz ali kanber hz ali alış veriş Ya Emirü'l Mü'minin dirhem Yunus Emre Müsrif Kanber Kamber Mustedreku'l Vesail Mustenbitu'l Mesail Hüseyin El Nuri Şol Miskin Ekincik Göyner Şarab Eskice Ab-ı Hayat مسرف قنبر
YUSUF REŞİT BEYAZAL KİMDİR?

Yusuf Reşit Beyazal 20 Temmuz 1982 tarihinde Ardeşen'de dünyaya geldi. Yusuf Reşit Beyazal baba tarafından büyükdedesi Hanefi Fakihi Molla Mehmet (Beyazali) Efendi'nin, dedesi Molla Osman Efendi'nin, anne tarafından büyük dedesi Balkan Savaşları Şehidi Hafız Ömer Nuri (Çilli) Efendi'nin torunudur. Yusuf Reşit Beyazal, Osmanlı Mebusan Meclisi üyeliği, TBMM üyeliği ve Lozan Antlaşması heyetinden Ahmet Muhtar Çilli ile aynı asilzade soydan gelmektedir. İstiklal Marşı yazarı, İttihat ve Terakki Cemiyeti üyesi, aynı zamanda Kur'an Hafızı olan Mehmet Akif Ersoy ile aynı Arnavut kabilesinden olan Arnavutzade Meryem Hatun'un büyükanne anne tarafından torunudur. Büyükbaba anne tarafından ise Batumoğlu Nuriye Hatun'un torunu olan Yusuf Reşit Beyazal, hem anne hemde baba tarafından soylu bir ailenin evladıdır. Yusuf Reşit Beyazal ilk öğrenimini Ardeşen Kurtuluş İlkokulu'nda, orta öğrenimini Ardeşen İmam Hatip Ortaokulu'nda tamamladı. Lise öğrenimini Ardeşen İmam Hatip Lisesi'nde devam ederken 28 Şubat (28 Şubat 1997) sürecinden ötürü İmam Hatip Lisesi'ni bırakıp düz liseye geçmek zorunda kaldı ve Rize'de lise eğitimini tamamladı. Askerlik görevini İstanbul Kartal 2. Zırhlı Tugayı'nda yaptı. Üniversite eğitimlerini sırasıyla Eskişehir Anadolu Üniversitesi İktisat Fakültesi Kamu Yönetimi Lisans (Kaymakamlık), Eskişehir Anadolu Üniversitesi Adalet Önlisans (Hukuk), Erzurum Atatürk Üniversitesi Reklamcılık Lisans, İstanbul Üniversitesi Tarih Lisans bölümleriyle tamamladı. Bursa İlmi Araştırmalar Vakfı tarafından organize edilen Bursa İlim Merkezi'nde az sayıda kişi ile birlikte bir dönem özel dersler aldı. 25 Eylül 2001 tarihinde Prof. Dr. Haydar Baş beyefendinin öncülüğünde kurulan Bağımsız Türkiye Partisi (BTP) Ardeşen kurucuları arasında yer aldı. BTP'nin Ankara Büyük Delegesi olarak görevlerde bulundu. Prof. Dr. Haydar Baş öncülüğünde tertip edilen "Tevhidin Merkezi Ehl-i Beyt" panelleri, "Atatürk Vatandır" konferansları ve Dinlerarası Diyalog fitnesine karşı "Dini ve Milli Bütünlüğümüze Yönelik Tehditler" programları, "Yeniden Kuva-yı Milliye" toplantıları, "Milli Kahramanlarımız" programları serisi, "Tam Bağımsız Türkiye" ile "Ermeni Soykırımını Ret ve Ulusal Bağımsızlık" mitingleri, "Ekoanaliz" programları, "Kaybolan Değerlerimiz" programları organizasyonunda görevler aldı. Meltem TV, Mesaj TV, Kadırga TV, Köy TV ekranlarında birçok televizyon programına katıldı. Yeni Mesaj Gazetesi ve İcmal Dergisi'nde yazıları yayınlanan Yusuf Reşit Beyazal'ın Celi Sülüs ve Celi Talik hat sanatı çalışmaları bulunmaktadır. Evli ve üç çocuk babası olan Yusuf Reşit Beyazal, digital sanatlar, PHP, AS (ActionScript) bilgisayar programcılığında başarılı birçok projede imzası bulunmaktadır. 7 farklı Uluslararası kongre ile 100'ü aşkın ülkeden 400'den fazla akademisyenin tebliğ sunduğu Milli Ekonomi Modeli tezinin sahibi Prof. Dr. Haydar Baş beyefendiyi ailesi ile birlikte 11 Kasım 2015 Çarşamba günü Ardeşen'deki evinde ağırlayan Yusuf Reşit Beyazal Arapça ve İngilizce bilmektedir.

 
Buradaki verilerin tüm yayın hakları Gizlitarih.com.tr'ye aittir. Yazılı izin alınmadan veya aktif link verilmeden içeriğin tümünün veya bir kısmının elektronik, mekanik ya da fotokopi yoluyla basımı, yayımı, çoğaltımı ve dağıtımı yapılamaz. Aktif link veya adres ve kaynak gösterilerek kullanılabilir.